Film - Dizi - Kitap - Güncel Olay Eleştirileri



Fetih 1453

Ya ben İstanbul’u alacağım ya İstanbul beni...

Dün saat 14.53’te vizyona giren filmin ikinci gününde izledim. Genellikle üniversite ve lise öğrencilerinin  salonu doldurduğu,filmi büyük bir ciddiyetle izlediklerini görmek de  anlamlıydı. Fetih’in künyesi şöyle:

Türü: Tarih, Savaş, Kahramanlık, Aşk
Yapım Şirketi: Aksoy Film
Yapımcılar: Faruk Aksoy, Ayşe Germen
Yönetmen: Faruk Aksoy
Oyuncular: Devrim Evin, İbrahim Çelikkol, Dilek Serbest, Recep Aktuğ, Erden Alkan, Cengiz Coşkun, Şahika Koldemir, Naci Adıgüzel, Alirıza Soydan, Edip Tüfekçi, Sedat Mert
Yapım Tarihi: Eylül 2009 — Ocak 2012
Gösterim Tarihi: Şubat 2012
Süre: 160 – 170 Dakika
Yönetmen: Faruk Aksoy
Yapımcı :Faruk Aksoy-Servet Aksoy-Ayşe Germen
Ortak Yapımcılar :Elif Aksoy -Faruk Metin-Hamit Keleş
Senarist :Atilla Engin
Co-Senarist :İrfan Saruhan-Faruk Aksoy
Filmin müzikleri: Benjamin Wallfisch

672 yılında Medine’de Hz.Muhammed’in evinde başlayan ve peygamber Efendimiz’in şu sözüyle müjdeleniyor Fetih : “Konstantiniyye elbet bir gün feth olunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan, O’nun askeri ne güzel askerdir!”

İlk yarı, sinema filmleri ve dizilerin olmazsa olmazı duygusal ilişkilerin de ustaca aralara serpiştirildiği, bol kan, kılıç sesi ve heyecan ile devam ediyor. Tabi ki üstüme de sinen tüm salonu dolduran patlamış mısır kokuları eşliğinde.

Filmin ilk yarısının sonuna doğru pik yapan mide salgılarımı ara verildiğinde mis gibi kokan tam sevdiğim kıvamda (tuzlu ve yağlı)hazırlanmış patlamış mısır ile sakinleştirdim ve ikinci yarıyı daha bir dikkatle izlemeye koyuldum.

+7 yaş olarak belirlenmiş filmi az çok tarih bilgisi olmayan bir kişinin izlediğinde sadece yüksek sesli, görsel efektleri güçlü, harika kostümlerle bezeli aksiyon filmi gibi algılaması mümkün. Ben izlerken tarihin bir özetine göz gezdirmiş gibi oldum.

Ses miksajı özellikle savaş sahnelerinde sadece gürültüden ibaret.

İkinci yarının sonlarına doğru izlenecek olan Ulubatlı ile Giovanni Giustiniani arasındaki uzun kılıç dövüşü sahnesi oldukça başarılı.

Tarihçiler afişte görülen Fatih Sultan Mehmet’in sağ omuzunda ‘Allah’ sol omuzunda ise Hazreti Muhammed yazdığını, Osmanlı savaş felsefesini yansıtacak şekilde kalbinin üzerinde ise Allah yazısı olduğunu, Kollarında ise Kelim-i Tevhid bulunduğunu, bunların gerçeğiyle aynı olduğunu belirtiyor.

17 milyon dolarlık bütçesi olan,16 bin yardımcı oyuncunun rol aldığı ve oyuncuların kıyafetleri için 44 bin metrekare kumaş kullanıldığı, 5 bin metrekarelik kapalı stüdyoda dekor hazırlandığı, özel olarak 10 bin silah ve silah aksesuvarı üretildiği ,dekor, kostüm ve harika efektlerle bezeli bir Faruk Aksoy filmi...

Özellikle filmin 2. yarısında mükemmellik daha ön plandaydı. Yaklaşık 3 yıllık bir emek ve profesyonellik örneği...

Fetih’i tarih kitaplarının dışında bir de bu gözle gördüğünüzde etkilenmemek, duygulanmamak mümkün değil. Tarihe, sahip olduklarımıza, inançlarımıza, irade ve taktik gücüne de hayran olmamak da mümkün değil. Belki film çıkışında İstanbullu olan ya da olmayan, İstanbul’da yaşayan ya da yaşamayan ama İstanbul aşığı olanların yaşadıkları bu dünya şehrine daha bir gururla bakacaklarına, daha çok sahip çıkacaklarına eminim.

Filmin bir sahnesinde de Sultan Mehmet’in eşinden onun yasemin kokusunu çok sevdiğini öğrendik, ayrıca ben de yasemin kokusuna bayılırım. :)

Filmden aklımda kalan vurucu replikler şunlar oldu:

*Tarih korkaklarla yazılmaz.
*Sert rüzgârlar yüksek dağlarda eser.
*Savaş herkesle, barış sadece onurlu insanlarla yapılır.

Zevkle izlenebilecek bir yapım, tavsiyemdir.

Müşerref Özdaş
17.02.2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder